“İnandığınız sürece her zaman bir yol vardır.”

1999 yılında Türkiye'de yıkıcı bir deprem oldu. Bu yıkımda 20.000 kişi hayatını kaybetti ve 100.000'den fazla kişinin de evi zarar gördü. Özgül ve ailesi, hayatta kaldıkları için şanslılardı, ama onlar da evlerini kaybetmişlerdi. Herkes için derin acıları barındıran bu olay sonrasında hem kendisi hem de ailesi için yeni bir hayat başladı. Sınırlı koşulları olan, tek odalı prefabrik bir evde yeni bir yaşam ve tek bir hayal; başarılı bir mühendis olmak.

Türkiye'de mühendis olmak veya herhangi bir mesleğe sahip olmak için ilk adım üniversite sınavlarında yüksek puan almaktır. O yıllardaki sisteme göre bu 3 saatlik sınavı geçmek için yoğun çalışmak zorundaydı. Etrafındaki herkes, bunun sadece zaman kaybı olduğunu ve bu koşullarda yüksek puan alma şansının olmadığını söyledi. Özgül, hayallerinin peşini bırakmadı ve başardı. Türkiye'nin en iyi üniversitelerinden birinde mühendislik okumaya başladı. İşte o zaman hayatı için ikinci bir hedef belirledi; üniversite dönemi sırasında Erasmus programıyla yurt dışına çıkmak. Farklı birçok ülke ve üniversite seçeneği arasından yüksek mühendislik eğitimi alabilmek için hiç Almanca bilmese de Almanya’ya gitmeye karar verdi.

Özgül; 11 yıldan fazla bir süredir Bosch'ta çalışıyor. Araçların yazılımını uyarlayan, parametreleri değiştirerek sistemi optimize eden uygulama ve kalibrasyon mühendislerinden oluşan ekibin lideri. 5 yıl önce Türkiye'de FBC ve ZFC Kalibrasyonu yapmak çok zordu ve bu kalibrasyonun İstanbul'da yapılmasının önünde pek çok engel vardı. Türkiye’deki müşteriler, kalibrasyon testi için prototip araçları diğer ülkelere gönderiyorlardı. Bu da, çok fazla paraya ve zamana neden oluyordu. Müşterilerimizin ihtiyaçlarını lokalde çözüme kavuşturacak bir yöntem henüz yoktu, fakat bu koşulların daha verimli süreçler için değişmesi ve yerel müşterileri uygun maliyetli çözümlerle tatmin etmesi gerekiyordu. Tek seçenek aynı kalibrasyon paketini Türkiye’de yaparak bu alanda yerel olarak teknik yeterlilik kazanmaktı.

Bu hedefle Özgül, işi İstanbul'a nasıl getirebileceğini araştırmaya başladı. Almanya'daki meslektaşları ona bunun imkânsız olduğunu söyledi çünkü önlerinde oldukça zorlu 3 önemli engel vardı;

Karbon Dengesi Ölçümleri mevcut değildi, test pisti eksikliği ve yüksek rakımlarda yapılacak test alternatiflerinin belirsizliği. Özgül ve ekibi bu 3 engelin üstesinden gelmek üzere parlak çözümler bulmak için kolları sıvadılar.

Karbon Dengesi Ölçümleri: Egzoz borularındaki CO₂ değerlerini kontrol eden ve enjeksiyon miktarını değerlendiren bir tür ölçüm yöntemidir. Ortak belirlenen bir teknoloji merkezinde birkaç ölçüm denendi. Tüm denemelerin sonunda ekip olumlu sonuçlar almaya başladı. İlk engel çoktan çözülmüştü bile.

.

İkincisi, Türkiye'de uygun bir test pisti mevcut değildi. Bu tür kalibrasyon yöntemleri sadece farklı koşulları sağlayabilen özel test pistlerinde gerçekleştirilebiliyor. Bu eksiklik üzerine ekip, benzer koşulları sağlayabilme hedefiyle; “Testi neden bir silindir dinamoda yapmıyoruz?” diye düşünerek çalışmalara başladı.

“Farklı araç ve koşul varyantları ile silindirli dinamometre ve test pisti üzerinde birden çok ölçüm yaptım. Sonuçları karşılaştırdım ve hiçbir fark olmadığını kanıtladım. Böylece 2.engeli de çözmüştük.”

Aşılması gereken üçüncü ve son engel: Yüksek Rakımda Ölçümler. Bu zorluk Özgül’ü test aracı ve diz üstü bilgisayarı ile Türkiye'nin Uludağ, Kartepe, Bolu, Kayseri gibi bazı yüksek dağlarına doğru, yüksek rakımda ölçüme için uygun olup olmadıklarını kontrol etmek için yollara düşürdü. Zorlu ve yorucu bir deneyim oldu ama tüm çabaya değdi. Kayseri - Erciyes'te uygun koşulların sağlanmasıyla son engel de aşıldı.

Temel 3 engelin de çözülmesiyle beraber Türkiye'de ilk resmi otomobil test görevi de başarıyla tamamlandı.

“Yoğun ama verimli geçen 5 yılın ardından, dünyadaki diğer birçok müşteriye hizmet veren bir mühendislik merkezi haline geldik. Büyüyen ve çok keyifli bir ekibimiz var. Yola çıkarken hiç düşünmediğimiz sonuçlara, hayal ettiğimizin çok ötesine ulaştık ve kendimizi sürekli geliştirmeye devam ediyoruz.”

Bugün, Özgül ve ekibi sadece müşterilere mühendislik hizmeti vermekle yetinmiyor. Bosch Türkiye'nin merkez ofisinin bulunduğu İstanbul'da, şehrin kalbindeki bir teknik üniversite ile gerçekleştirdikleri işbirliği ile üniversite öğrencilerine teknik kalibrasyon programı kapsamında eğitimler veriyor.

Özgül, “İnandığınız ve cesaret ettiğiniz sürece, her zaman bir çözüm vardır” diyor ve ekip olarak “evet” için bir yol olduğunu gördükleri sürece “hayır” cevabını kabul etmiyorlar. Özgül tek başına çıktığı bu yolda, şimdi yetkin ve donanımlı büyük bir ekibin liderliğini üstleniyor.